Elektronik cihaz pazarında üreticiler, teknolojiyi üretirlerken de satarken de düşündükleri tek şey tüketicilerdir. Peki, tüketiciler satın alırken neyi düşünüyor?
Zorunlu ihtiyaçlar ve sabit ödemelerden geriye kalan parayı en çok hobilerim ve zevkim için harcarım. Hacim olarak sıralarsak; Elektronik cihazlar, bilgisayar bileşenleri, DVD film/konserler, müzik albümleri ve kitaplar gibi. Satın almam için en büyük etken tabii ki ihtiyacımı karşılayabiliyor ve fiyat/performans çizelgesinin ortada buluşuyor olması.
Genel anlamda bir ürün üretime girmeden önce pazarda satılabilir olup olmadığına bakılır. Daha sonra donanım/yazılım teknolojisi ve tasarımı üzerinde yoğunlaşılır. Tüketici için ise, önce ihtiyacını karşılayabiliyor olması daha sonra fiyat avantajı ön plana çıkar. Şimdilik sadece “Tüketici Elektroniği” ve “Tüketicileri” üzerinde yoğunlaşalım.
Yarıiletken veya parça/aksesuar firmaları bile tüketici elektroniği ürünlerini hedefliyor. Herhangi bir cihaz popülerleştiği zaman, kısa zaman zarfında o ürünle birlikte kullanılan ya aynı işe yarayan ya da yardımcı olan aksesuar yan ürünler devreye giriyor. Apple markalı cihazlar için yapılan üçüncü parti veya yan ürünler buna en büyük örneği teşkil ediyor.
Üretici firmaların özellikle ses ve video cihazları için yaptığı atılımlarda daha çabuk dönüşler alınabiliyor. Çünkü tüketiciler bu cihazlardan en yeni teknolojileri içermesini ve özelliklerinin zengin olmasını bekliyor. Burada “tüketici” olarak nitelendirdiğim kitlenin ne ifade ettiğini biraz açmam gerekebilir. Birey bazında düşünecek olursak, bir ürün veya hizmete para harcayan her yaştan, her statüden her fert birer tüketicidir. Bir de içinde bulunduğu statü ve maddi durumu satın alma sıklığını sınıflandırmayan bireyler de vardır. İşte asıl tüketenler onlardır: Tüketiciler. Yani neye ne zaman ne kadar harcayabileceğini her zaman kestiremediğiniz alıcı grubu. Satın alacakları cihazların en yeni teknolojileri içermesini ve özelliklerinin zengin olmasını bekleyen tüketiciler. Diğer grup ise zorunlu olarak ve nadiren satın alması gereken bir ürün veya hizmet var ise birikmiş nakit veya kredi kartını cebinden çıkarabildiğiniz tüketicilerdir. Evet, onların sayısı çoktur ama markanızın sürekli müşterisi olmayı sürdüremezler.
Temelde hiçbir tüketici satın almayı düşündüğü ürüne hak ettiğinin üzerinde para ödemeyi istemez. Ya da eve götürdüğünde, kısa bir süre sonra ihtiyacının altında kaldığını görmek… Gerçek üretici olup da marka sahibi olan veya marka sahibi olup da üreticisi olmayan pek çok firma var. Ve sattıkları cihazlar ya kalitesi ya teknolojisi ya da fiyatıyla tüketicilerin ilgisini çeker. Türkiye’deki tüketici gruplarına baktığınızda belli bir çoğunluğun satın almada en büyük karar verme aşamasının ödeme koşulları olduğu ise gün gibi ortada. Ne kadar taksit kolaylığı o kadar çabuk karar verme süresi. Ama bu şekilde düşünmeyen devamlı tüketiciler için, cihazın dünyadaki teknoloji eğilimleriyle birebir uyuşması en büyük etken.
Seda İrengü Özmen / Home & Technology Kasım 2007
Agora / Editör